Denizaltı Savunma Harbi (DSH) söz konusu olduğunda helikopterlerin işin içinde olması vazgeçilmez bir ihtiyaçtır. Türkiye'ye yönelik denizaltı tehditleri, coğrafi şartların oluşturuğu etkenlerle birlikte değerlendirildiğinde, Türk Deniz Kuvvetlerinin ne kadar güçlü bir DSH yeteneğine sahip olması gerektiği kolayca anlaşılabilir.
Denizaltılara karşı mücadele; denizaltılar, gemiler ve hava araçlarından oluşan bileşke bir güç tarafından ortaklaşa yürütülürse başarılı olabilir. Bu sebeple güçlü bir DSH faaliyetinde söz konusu bileşenlerin hepsi çok önemlidir. Şimdi ise bunlar içinden yalnızca hava araçları içinden birine odaklanılacaktır: DSH Helikopterleri ve Türkiye..
DSH helikopterleri ağırlıklı olarak savaş gemileri üzerinde kullanılmaktadır. Bunun yanında Türkiye'nin özel ihtiyaçları sebebiyle karada da önemli miktarda DSH helikopteri bulundurma ihtiyacı kaçınılmazdır. Sahne almak üzere olan insansız sualtı araçlarının ülke denizlerinde sebep olacağı büyük tehdit seviyesi artışına karşı alınabilecek önlemler açsından da kara konuşlu helikopterlerin en önemli bileşen olabileceği söylenebilir. Deniz helikopterleri ayrıca Suüstü Savunma Harbi (SSH) için de son derece etkin kullanılabilecek araçlardır.
Türk Deniz Kuvvetlerinin güncel verilerine [1] göre Donanmamızın kullanımında; 24 adet SH-70, 9 adet AB-212 ve 10 adet AH-1W helikopteri mevcuttur. AH-1W'ler buradaki kapsamın dışında bırakılabilirler. Bu durumda eldeki DSH/SSH helikopteri sayısı 33 adettir. Bu sayı mevcut gemilerin ihtiyacını tam olarak karşılayabilmektedir, yine de yakın gelecekte Donanmanın suüstü kuvvetinin sayıca büyümesi yeni helikopterlere ihtiyaç doğuracaktır. Bunun yanında yukarıdaki sebeplerle kara konuşlu helikopter sayısının bugünküne göre belirgin şekilde artırılması önemli faydalar sağlayabilir.
Bunlar içinde AB-212'lerin artık oldukça eskidiği, güncel ihtiyaçları karşılamaktan uzaklaştığı ve bakım-tutumlarının da giderek zorlaşmaya başladığı düşünülebilir. Böylece ilk olarak bu 9 helikopterin yerine yeni nesil araçlar konmaya başlanması beklenebilir.
Tabii bunları mesela SH-70 gibi bir helikopterle hemen değiştirmek hiç de kolay değildir. Öncelikle açık ve örtülü ambargolar söz konusudur. Bu helikopterler alınabilse bile bedelleri son derece yüksektir. Ömür boyu işletme mâliyetlerinin bedeli de çok yüksektir. Diğer taraftan araç üzerinde elektronik sistemleri yazılım ve donanım olarak kapalı kutu olduğundan, bu araçların çok ciddi sibergüvenlik zâfiyetleri de mevcuttur.
Bütün bu aşikâr sıkıntılara rağmen düne kadar bu helikopterleri almak ve kullanmak zorunda kalıyorduk. Ama dün dünde kaldı, bugün herşey farklı olabilir.
TUSAŞ'ın hem Gökbey helikopterini, hem de TS-1400 motorunu milli olarak tasarlayıp üretmesi, bunun yanında gerekli elektroniklerin ve silah sistemlerinin de ülke içinde üretiliyor olması yepyeni bir ufuk açmış durumda. Dolayısı ile, "Deniz Kuvvetlerinden talep gelirse"; mevcut DSH ve SSH ihtiyaçlarını tamamen milli ve oldukça etkin olarak çözebilecek bir Gökbey türevi ki buna başlıkta Denizbey dendi çok kısa sürede geliştirilip kullanılmaya başlanabilir. Böyle bir helikopter SH-70'ten biraz daha küçük ve hafif, tam olarak AW-159 eşdeğeri, hatta ondan biraz daha yetenekli bir araç olabilir çünkü Gökbey üzerindeki TS-1400 motoru, AW-159 üzerindeki CTS800'den yaklaşık 25kg daha ağır olsa da yaklaşık 100hp daha güçlüdür.
Lâfı daha fazla uzatmadan konuyu görsel olarak özetlersek, burada bahsi geçen kavramsal Denizbey helikopteri, Heybeliada Sınıfı geminin güvertesinde, aşağıda gürüldüğü gibidir.
Resim.1) Kavramsal Denizbey helikopteri gerçek ölçekli olarak MİLGEM güvertesinde.
Resim üzerinde fare tekerliği ile yaklaşmak ve fare ile sürüklemek de mümkündür...
Şimdi [Resim.1] üzerindeki taslak-1.0 için tercih edilen başlıca hâricî donanımların resim üzerindeki sayılarına bağlı olarak tanımlanmasına başlanabilir.
A) Elektronikler:
X bandı Yüzey Arama Radarı (Aselsan Alper türevi)
Elektro-Optik Arama/İzleme/İşaretleme Donanımı (Aselsan Aselflir)
EH (Elektronik Harp) Donanımı (Aselsan)
Daldırma Sonar (Armelsan Orkun 2053)
SODA (SOnar DubAsı) (Aselsan Aselbuoy)
Füze Algılayıcı (Aselsan)
Lazer Algılayıcı (Aselsan)
Haberleşme (Aselsan)
Veribağı (Aselsan)
B) Silahlar:
2 x 1 Orka Hafif Torpili (Roketsan)
2 x 1 Çakır Gemisavar Füzesi (Roketsan)
2 x 4 UMTAS-L Hava-Yer Füzesi (Roketsan)
2 x 4 Cirit Hava-Yer Füzesi (Roketsan)
2 x 3 Sungur Hava-Hava Füzesi (Roketsan)
2 x 7,62mm Makinalı Tüfek (MKE)
2 x 12,7mm Makinalı Tüfek (MKE)
C) Diğerleri:
2 x 9 SODA Fırlatıcı
2 x 1 Harici Yakıt Tankı
Füze Savunma Donanımları
Kurtarma Vinci
Egzoz Bastırıcı
Şişme Yüzdürücü
Mevcut Gökbey tasarımını denize uyarlayabilmek için yapılması gerekenler:
- Gövde koruması; iç ve dış taraf içinm deniz şartlarına uygun astar-arakat-sonkat boya uygulaması.
- Hareketli metal bileşenlerin korunması veya korumaya ihtiyaç duymayan malzeme ile imâl edilmesi.
- Elektronik bileşen kutularını ve bağlantılarının nemli/tuzlu ortama uygun hâle getirilmesi.
- Gemi güvertesi dalga şartlarında iniş için güçlendirilmiş iniş takımları ve gövde.
- Gemi hangarına girebilmesi için katlanır pervane. (SH-70'den kısa olduğundan katlanır kuyruğa gerek yok)
Böylelikle hem sualtı/suüstü/hava (insansız araç ve helikopter) hedeflerine karşı etkin olarak kullanılabilecek, hem ithal rakiplerine göre tedarik ve işletme mâliyeti çok daha düşük, hem tamamen milli, hem sibergüvenliği yüksek, hem de küresel pazarda çok ciddi bir ihracat potansiyeli olan bir helikopter çözümü kısa bir sürede elde edilebilir. Böylece 5.000ton altı gemilerimiz ve kara konuşlu ihtiyaçlar için son derece hızlı ve mâliyet etkin bir çözüm de üretilmiş olacaktır.
Böyle bir çalışamadan elde edilecek tecrübe ile yakın gelecekten itibaren TUSAŞ'ın geliştirilmekte olan T925 helikopterini temel alan, muhrip ve üstü büyüklükteki gemilerde görev yapacak ikinci DSH helikopteri sınıfı da milli olarak kolayca geliştirilebilir...
♦ Kaynaklar1. Türk Deniz Kuvvetleri Genel Ağ Sitesi - https://www.dzkk.tsk.tr/Destek/icerik/sh-70-helikopterleri
|